Banyo yaparken bunları yapmış olursanız, vesveseye kapılırsınız. Banyoda bazı şeyleri yapmaktan uzak durunuz. İşte onlar. HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN FOTOĞRAFIN ÜZERİNE TIKLAYINIZ.Banyo yaparken bunları yaparsanız, vesveseye kapılırsınız. Banyoda bazı şeyleri yapmaktan uzak durunuz. İşte onlar (HABERİN DEVAMINI OKUMAK İÇİN LÜTFEN FOTOĞRAFIN ÜZERİNE TIKLAYINIZ…)
Banyoda çeşitli adaplar vardır. Dinimizi bizi tamamen özgür bırakmamış. Yaşantımızda helal, haram ve mekruh, mübah gibi sınırlar da koymuştur. İnsanlar vesvese sorunu ile bazan karşı karşıya kalıyor. Bunun birçok nedeni olsa da , bir tanesi de banyoda icra ettiğimız bir davranışla da alakası vardır.
Banyo yapılan yere minik abdest bozmak haram değildir; bundan dolayı bir günah olmaz. Sadece bu vaziyet banyo adabına uygun düşmez. Peygamberimiz bu hususta da önemle durur.
“Sizden biriniz banyo yaptığı yere idrar etmesin. Sonrasında bu idrar ettiği yerden abdest almasın. Vesvesenin çoğu bundan ileri gelir.” (Tirmizî, tahâre 17; Nesâî, tahâre 6) buyurmuşlardır. Ynı araştırmada, alt idrar yolu hastalıkları semptomları bulunan erkeklerin oturmaları halinde ayaktakilere bakılırsa yalnız 25 mililitre daha azca idrar kalmış olduğunı, birazcık daha güçlü idrar akışı bulunduğunu ve bir tek 0.62 saniye daha hızlı işediklerini gösterdi. Fakat bu tarz şeylerin aslabirinin istatistiki olarak anlamlı olmadığı da yayınlandı. Kısaca fark, rastgele meydana gelen bir değişiklıktan fazlası değildi. Bilimsel açıdan bir anlamı bulunmuyordu. Dahası, sağlıklı bir adamın normalde oturarak işemesini gerektirecek herhangi bir veri de sunmuyordu.
Bu hadis, tavsiye hükmünde olup, haram kılmak anlamında değildir. Haram kılınmamış olsa dahi bu gibi tavsiyelere uymaya çalışmak gerekir. Banyo yaparken bu hususlara dikkat etmeniz, manevi açıdan büyük bir öneme sahiptir.Uzun bir süre süresince konu bilim insanoğluı tarafınca ciddiye bile alınmadığı için dikkate değer, hakemli ve bilimsel niteliği olan dergide yayınlanmış bir araştırma makalesi bulunmuyordu. Bu yüzden insanlar antik öğütlerden yola çıkarak iddialarına temel oluşturuyorlardı. Sadece 22 Temmuz 2014’te elit mecmua PLoS ONE’da yayınlanan kapsamlı bir meta-analiz ve dizgesel bir araştırma makalesi, tartışmalara son noktayı koydu. Araştırma, Hollanda’daki Leiden Üniversitesi Tıp Merkezi’nde bulunan Üroloji Bölümü’nden araştırmacılar tarafından yapıldı. Ekip, idrar dinamiklerini (ürodinamik) etkileyen 3 kilit unsurü kontrollü bir halde incelediler: maksimum akış oranı, boşalma vakitı (işemek için geçen süre) ve boşalma-sonrası kalan hacim (idrar kesesinde işeme sonrası kalan idrar miktarı). Araştırmada, oturarak ve oturmadan işeyen erkekler arasında söz mevzusu değişkenler içinde en minik bir değişiklık tespit edemedi. Yani oturarak işemek, hastalık durumunu etkileyecek idrar dinamiklerine aslabir etkisi bulunmuyordu. Oturarak işemek, ayakta işemekten sağlık açısından daha iyi değildi.
Tıbbi yazıları bir arada toplayan PubMed sitesinde yapılan tüm incelemeler, oturarak işemenin prostat kanserini azaltacak veya cinsellik yaşantısını iyileştirecek herhangi bir etkisi bulunduğunu gösteren tek bir yazı yada bulgu bile göstermemektedir. Dolayısıyla bu iki iddianın da bilimsel olarak aslabir geçerliliği bulunmamaktadır. Pittsburgh Üniversitesi’nden üroloji profesörü Dr. Benjamin Davies şöyle söylüyor:
“Oturarak işemenin insana sıhhat yada cinsellik yaşantısı bakımından herhangi bir faydası olacağı iddiası saçmalığın daniskasıdır. İşemek ile seks yaşantısı içinde aslabir bağlantı yoktur. Ayrıca bunun prostata herhangi bir katkı sağlaması için en küçük bir gerekçe bile yoktur. Eğer sağlıklı bir erkekseniz, işeme sırasında esasen prostat kaslarınız gevşer. Oturarak işemek kültürel ya da ruhsal bir tercihtir; sağlıkla falan ilgisi yoktur. Eğer yorgunsanız, oturun gitsin.”
data-5: tüm bunlar bir yana, oturarak işemenin tuvalet hijyeni açısından da sağlıklı olduğu iddiası son derece şaibeli bir iddiadır. Bunun için en önemli sebep, insan erkeklerinin anatomisinin ne alaturka ne de alafranga tuvaletlere oturarak düzgüsel şekilde işemesini mümkün kılmasıdır. Oturan bir adamın penisi, oturan bir kadının vajinasının aksine, büyük oranda karşı yöne bakacaktır. Dolayısıyla doğal bir oturma pozisyonunda, penise elle müdahale etmeden klozete işemek mümkün değildir. Bu da, ayakta işemek ile oturarak işemeyi hijyen açısından ayrımsız kılmaktadır. İkincisi, umumi tuvaletlerdeki hastalık kaynakları çoğu süre klozet oturaklarının üzerinde biriken mikroplardır. Sırf etrafa idrar sıçramaması için bu tarz şeylerin üzerine oturmanın kaş yaparken göz çıkarmaktan pek bir farkı yoktur. Üçüncüsü ve en önemlisi, klozetlerde ve pisuvarlarda idrarın etrafa sıçramasının en büyük sorumlusu, işeme işleminden sonra işeme sonrası penisi sallayarak idrar kanalında kalan son idrar damlalarının da dökülmesi işlemidir. Kültürel olarak öğrenilen bu davranış esnasında çoğu vakit penis kontrolsüz olarak sağa sola sallandığından idrar da dışarı sıçrar. İdrar, eskiden iddia edildiği ve hala biroldukça tıp okulunda öğretildiği benzer biçimde temiz/steril bir kimyasal olmasa bile, kokusu, görüntüsü ve kültürün öğrettiğinin aksine o denli da pis bir içerik de değildir. Dolayısıyla düzenli hela temizliği, hijyen bakımından adamların oturarak işemesinden kat kat önemlidir. Oturarak işemenin hijyene doğrudan bir katkısı da pek fazla olmayacaktır.